CHP'DE İNANILMAZ SUÇLAMALAR
CHP'DE İNANILMAZ SUÇLAMALAR
30 Mart seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tarsus Belediye Başkan adayı olan Dr. Haluk Bozdoğan, yazılı açıklamarda bulunarak bomba etkisi yaratan açıklamalarda bulundu:
“CHP’Yİ HALK DEĞİL RANT KAYBETTİRDİ”
“Partililer, partilerine sahip çıkmadı”
“CHP içeriden yara almıştır”
“CHP ilçe yönetimi ciddi bir muhalefet yapamamıştır”
“Tarikatlara, cemaatlere bel bağlamadan….”
“Siyasi mücadeleye devam edeceğim…”
30 Mart seçimlerinde Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Tarsus Belediye Başkan adayı olan Dr. Haluk Bozdoğan, yazılı açıklamada bulunarak seçim sonrasındaki gelişmeleri değerlendirip, “suçlu kim?” vurgusu yaptı.
Haluk Bozdoğan’ın açıklamasını kamuoyu ile paylaşıyoruz…
“Bilindiği gibi 30 Mart Yerel Seçimlerinde Tarsus Belediye Başkan adayı olduğum CHP olarak seçimleri kaybettik. Bunun birçok nedeni olabilir. Ama asıl önemli olan partililerin partisine, adayına, sandıklara ve en önemlisi oylarına sahip çıkmasıdır.
Bir parti ve adayı diğer parti ve adaylar karşında kaybederse, bu seçim yarışının doğal bir sonucu olarak karşılanır. Ama parti ve aday, içeriden bir yara alırsa işte bu anlaşılmaz bir şeydir ve CHP’de yaşanan tam da budur.
Şu aralar en çok duyduğum cümle “halk ihanet etti” oluyor ve ben buna kesinlikle karşı çıkıyorum. Bence halk üstüne düşeni fazlasıyla yaptı.
“CHP’Yİ HALK DEĞİL RANT KAYBETTİRDİ”
CHP’de binlerce insan, kadın, erkek, genç, emekli seçimlerde partimiz için çalıştı. Bu kentin aydınları desteğini verdi. Farklı etnik kökenden emekçi binlerce insanın desteğini aldık. Ama parti içinden gelen ihanet CHP’ye bu kentte yerel yönetimi kaybettirdi.
30 Mart Yerel Seçimlerinde Tarsus’ta CHP’ye halkımız tarihinde aldığı en yüksek oyu (8 bin iptal ve 22 bin seçime katılım olmamasına rağmen) vermiştir, ancak parti, içindeki ihanetçiler yüzünden kaybetmiştir. CHP’de milletvekilliği yapmış, çeşitli dönemlerde yöneticilik yapmış, belediye başkan aday adayı olmuş sözde partililerin ihaneti partimize seçim kaybetmiştir.
Asıl hazin ve acı olan budur. Ben Tarsus halkına inandım ve güvendim. Halkımız bizi desteklemiştir. Ne yazık ki, CHP içeriden yıkılmıştır. Halkımız da, tarih de, bu ihaneti unutmayacaktır. CHP’ye ihanet edenler istifa edip partiyi terk etmeli ve ait oldukları yerlere gitmelidirler. Partinin ilgili kurullarında da bu ihanet soruşturulmalı ve gereken yapılmalıdır.
Bu bir utanç tablosudur. Bu tablo ihanet edenlerle, bunlara prim veren anlayışlara aittir.
CHP ilçe yönetimi, 20 yıllık MHP’li belediye yönetimine karşı tek ciddi bir muhalefet yapmamıştır. Parti iç çekişmelerle uğraşmış, örgütlü gücünü arttırmak için çalışmamış ve kentin ilerici değerlerine sahip çıkmamıştır.
Onun bunun adayı olmadığımı, paranın adayı olmadığımı, halkın adayı olduğumu gittiğim her yerde vurguladım. Temiz ve ahlaklı siyaset yaptım. Zira “Ahlak” dinlerin ve inançların ortak paydasıdır. Dürüstlüğü demokrasinin can damarı kabul ettim ve dürüstlükten ödün vermedim. Bir cemaatin isteğine “Şerefsizce kazanacağıma, şerefimle seçimi kaybetmeyi yeğlerim” diyerek kazanca karşı onurumu tercih ettim. Onuruyla kaybedenlere saygı duyulmasını beklemek de en doğal hakkımdır.
Gelinen noktada Tarsus’ta halk değil rant kazandı. Kaybeden Tarsus’tur. Bu kentin geleceğidir.
Bu seçimi kişi ya da grupların çıkarı kazandı, ırkçılık ve gericilik kazandı. Kaybeden halk oldu. Tarsus aydınlık geleceğini bir süreliğine de olsa kaybetti. EMEK KAYBETTİ, SERMAYE KAZANDI.
Bir çift sözüm de Tarsus Belediye Başkanlığını kazanan Şevket Can’a ve belediye yönetiminedir: Tarsus’un sorunları ve bu sorunların çözümlerinde adil, eşit ve en iyi şekilde hizmet etmediğiniz takdirde karşınızda olacağız. Sizler artık eski yapınızı terk edip Tarsus’un tümü için iyi şeyler yapmak zorundasınız. Gerektiğinde halka karşı sorumluluklarınızı hatırlatacak ve takipçisi olacağız.
Bir zamanlar sosyal demokratların kalesi olan Tarsus, yanlış politikalar ve iç çekişmelerin sonucu bir kez daha kaybetmiştir.
Seçimlerde yola çıkarken vurguladığımız bir sloganımız vardı; “Aydınlığın kenti Tarsus’u yaratacağız” diyorduk. Bugün yine aynı şeyi söylüyoruz. Benim, bizim mücadelemiz daha bitmedi. İdeallerimizi, amaçlarımızı gerçekleştirene kadar, bu kenti ilerici aydınlık bir kent yapana kadar sürdüreceğiz. Tarsus’un yeniden halkçı ve aydın değerlere sahip ilerici bir kent olacağına dair umudumuzu ve inancımızı yitirmiş değiliz.
Tarikatlara, cemaatlere bel bağlamadan, rantçılara, müteahhit zihniyetine prim vermeden halkımızla birlikte mücadele edeceğiz.
Bu topraklarda sol cephenin genişlemesi gerekiyor. İşçisi, emekçisi, kadını, genci ve aydınıyla Tarsus’ta solun yani halkın güç kazanması gerekiyor. Önce bunu başarmamız lazım. Güçlenen bir sol, geleceği de elinde tutar.
Hiçbir kişisel çıkar beklemeden, sadece toplumun ve kentin ortak sorunları için ve bu kenti kazanmak için birlikte olabileceğim dürüst, ilkeli insanlarla siyasi mücadeleye devam edeceğim.
Seçimi kaybetmemizin arkasından bana yöneltilen en büyük eleştiri olan meclis listesi konusuna da bir açıklık getirmek isterim. Meclis listesi genelgede yazıldığı üzere, il başkanı, ilçe başkanı, büyükşehir belediye başkan adayı, ilçe belediye başkan adayı ve bölge milletvekilinden oluşan 5 kişilik bir ekip tarafından onaylanmıştır. Seçim süreci boyunca gelen tüm destek mesajlarının yanı sıra telefonuma gelen ve bazen hala açıp aynı hayretle okuduğum mesajlardaki meclis 1. Sıra ve ilk on için gelen yüksek para tekliflerini, aday olamadığı için köy köy gezip karşı propaganda yapan sözde partilileri, beni aday yaptıklarını ilan edip övünen bazı yönetici ve partinin genel merkezindeki ileri gelenlerini durup bu seçimi nasıl kaybettirdik diye düşünmeye ve istifaya davet ediyorum. Bu insanların her ne kritik görevde olurlarsa olsunlar gerçek CHP’li, gerçek sol değerler sahip siyasetçi olduklarına inanmıyorum.
Bu siyasi mücadelenin bir sonraki durağı gelecek yıl yapılacak genel seçimlerdir. Tarsus ve ülkemiz için çıktığımız yolda ilerlemeye devam edeceğim, devam edeceğiz…”
CUMHURİYET Halk Partisi (CHP) Tarsus İlçe Başkanı Ali İlk, yazılı açıklama yaparak kendilerini eleştiren Belediye Başkan adayı Dr. Haluk Bozdoğan’a cevap niteliği taşıyan bir açıklamada bulundu.
CHP BAŞKANI ALİ İLK'İN AÇIKLAMASI:
CHP ilçe Başkanı Ali İlk, “Aday yanlıştı” ifadesini kullandı.
İşte Ali İlk’in genel olarak “itiraf” niteliği taşıyan açıklaması…
“CHP Tarsus İlçe Teşkilatı olarak seçimi kazanamamamız bizi derinden sarsmıştır.Ben ve örgüt arkadaşlarım 26.Mayıs.2013 tarihinde göreve geldiğimiz günden beri dağ-bayır-ova her yeri karış karış gezdik.Yine tüm aday adaylarımız partimizin propagandası için gitmedik yer bırakmadılar.Yine adayımız belli olduktan sonra her köye 2 şer defa ,her mahalleye 2 şer defa gidip seçim propagandamızı yapmış bulunmaktayız.Yıllarca yapılmayan köy gezileri,mahalle toplantıları,araç konvoyları gibi seçim çalışmalarının tamamı bu dönemde eksiksiz olarak yapılmıştır.
Seçimin mutlak favorisi olmamıza rağmen ne yazık ki kendi içimizdeki işbirlikçiler yüzünden biz bu seçimi kaybettik.İÇİMİZDE BULUNAN ,YILLARCA PARTİMİZ ÜZERİNDEN BELİRLİ MAKAMLARA GELMİŞ OLAN ;ANCAK BEN OLMAZSAM KİMSE OLMASIN DÜŞÜNCESİNE SAHİP OLAN SÖZDE CUMHURİYET HALK PARTİLİLER YÜZÜNDEN BU SEÇİM KAYBEDİLMİŞTİR.
TÜM KAMUOYU ÖNÜNDE AÇIK VE NET BİR ŞEKİLDE SÖYLÜYORUM :’’BİZ BU AYRIK OTLARINI TEMİZLEYECEĞİZ,BEDELİ NE OLURSA OLSUN CUMHURİYET HALK PARTİSİNE İHANET EDENLERİN KÖKÜNÜ KAZIYACAĞIZ.’’
Hiç kimse kendisini Cumhuriyet Halk Partisinden üstün görme hakkına sahip değildir.Meclis üyesi listesine giremeyip rakip siyasi partilerle dirsek temas halinde olanlar ile bazı sözde partililerin rakip siyasi partilerle temas halinde olanlar hakkında parti içi disiplin mekanizmasını bugünden itibaren çalıştırmaya başlayacağız.
Birlikte yola çıkmış olduğumuz adayımızın en büyük handikaplarından birisi kendisini Cumhuriyet Halk Partisi’nden üstün görmesi ve kendi kalesi olarak gördüğü köylerde seçimden birgün önce ’’Bana oy vermiyorsanız MHP’ye veriniz’’söylemi bu seçim sürecine ne kadar yanlış bir adayla gittiğimizin kesin kanıtıdır.Adayın Tarsus’ta bulunan yerel basın ile devamlı kavgalı olması,Emniyet Güçleri ile devamlı sorun yaşaması bir diğeri ise İlçe Başkanlık binamızda bir çok ortamın sağlanmasına rağmen ısrarla Begonvil Restaurant’ın seçim ofisi olarak kullanılması ve şaibeli olan eski bir Belediye Başkanı’nı seçim komitesine getirmesi partililerden uzak bir tutum sergilenmesi başlı başına bir sorun yaratmıştır.Yapılan meclis listesinin Tarsus’ta yaşayan kesimlere hitap etmemesi yapılan bütün uyarılara rağmen bu listeyi değiştirmemesinin nedenini de buradan sormak istiyorum.Eğer ki bu listeyi kendisi yapmamış ise Örgütü Ankara’ya neden taşıdı.Ankara’ya son gün hangi eski Belediye Başkanı ile birlikte gitti.Meclis listesine yazılanların nasıl yazılmış olduklarını CHP kamuoyu zaten biliyor.Aksini iddia eden CHP İlçe Binasına gelerek açıklama yapmalıdır.
Her zaman ve her yerde son sözümüz CHP olacaktır. Birlik beraberlik ve dayanışma içerisinde çalışmalarımıza devam edeceğiz.Önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimi ve kısa bir süre sonraki genel seçim çalışmalarımıza derhal başlayacağız.”
Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.